Günümüz İtalyan mutfağının en önemli temsilcilerinden, Roma’daki 1 Michelin yıldızlı Glass Hostaria’nın sahibi ve şefi Cristina Bowerman, mayıs ayında İzmir Kesre koyundaki Club Marvy’nin içinde Buono.Italiano adını verdiği restoranını açıyor.

Geçen hafta projenin ardındaki isim Paloma Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Ece Tonbul ile birlikte Roma’ya gittik. Bowerman’la buluştuk, restoranlarını dolaştık. Önce başarılarına, enerjilerine ve vizyonlarına hayran olduğum iki iş insanından söz etmek istiyorum. İkisinin de ülkelerinin turizm ve gastronomi sektörüne katkıları büyük.

Ece Tonbul, 1977 yılında Diana Turizm’i, 10 yıl sonra da Paloma otellerini kuran Hasan Tonbul ile Türkiye’nin ilk ve en kapsamlı organik çiftliğini kuran Gürsel Tonbul’un kızı. Turizm ve doğal yaşamın içine doğmuş ve tüm yaşamını da bu değerlerle şekillendirmiş.

Ece Hanım önce Basel Üniversitesi’nde ekonomi eğitimi almış, ardından da Manchester Metropolitan Üniversitesi’nde Turizm ve Otelcilik üzerine MBA yapmış. Sonra da babasıyla çalışmaya başlamış. Şimdi ise ikinci kuşak olarak tüm otellerin başında. Ama sivil toplum sorumluluklarını da ihmal etmiyor. Antalya Belçika Fahri Konsolosu, Belek Turizm Yatırımcıları Birliği (BETUYAB) ile Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Yönetim Kurulu ve TOBB Turizm Meclisi üyesi.

Cristina Bowerman, Güney İtalya’nın Puglia bölgesinde doğup büyümüş, üniversitede hukuk eğitimi almış. Ardından Amerika’ya gidip grafik okumuş, bu alanda çalışmış ama yemeğe merakı baskın çıkınca Le Cordon Bleu College of Culinary Arts’a yazılmış. Mezun olunca birçok restoranda çalışmış, Amerika’da geçen 14 yılın ardından İtalya’ya dönmüş.

Aslında planı bir süre burada tecrübe kazanıp 6 ay sonra Amerika’ya dönmekmiş ama işler o kadar iyi gitmiş ki 2005’de ortağı ve şefi olarak Glass Hostaria’nın başına geçmiş. Restoran, 2010’da 1 Michelin yıldızı almış. Bowerman halen Roma’nın Michelin yıldızlı tek kadın şefi.

2012’de Roma’nın Testaccio semtinde restore edilen Alfa-Romeo fabrikasının içinde yine ortağıyla birlikte bar, restoran, fırın ve şarküteri konseptiyle hizmet veren Romeo Chef&Bakery’i açmış. Onu Pizzeria Giulietta takip etmiş. Araya bir de “FromCerignolato San Francisco and Back – My Life as a Chef Swimming Against the Tide” başlıklı yaşam öyküsünü anlattığı bir kitap sıkıştırmış. Bowerman’ın başarıları ve Glass Hostaria, Bocconi Universitesi’nde ders olarak okutuluyor. Bir sonraki projesi ise 14 yıl önceki hayalini gerçekleştirip Amerika’da bir restoran açmak…

Glass Hostaria

13 yıl önce açılan Glass Hostaria ev sıcaklığında, kendi içinde iddiası ve tutarlılığı olan dekorasyonu ile günümüz yalın şef mutfağı restoranlarının öncülerinden. Cristina

Bowerman yerel ürünlere ve mevsimselliğe önem veriyor, Glass’ın menüsünü de bu anlayışla tasarlamış.

Her bir tabakta yaratıcı dokunuşlar var. Bir araya gelmeyeceği düşünülen malzemeleri bir arada kullanmayı seviyor. Bir Antep fıstığı tutkunu olarak en sevdiğim çeşitlerden biri, fıstıklı makaronun arasına keçi peyniri ve taze krema koyarak yaptığı küçük atıştırmalıklar oldu.

Ağır ateşte pişmiş, yanında iri karidesle sunulan dana dil ve fermente badem kreması soslu üzerinde çıtır balık yumurtalı taglioni de tadı damakta iz bırakan tabaklardandı. Kendi fırınlarında yapılan ekşi maya ekmekler ise muhteşem lezzetteydi. Birer sanat yapıtı gibi gelen, ardında büyük bir emek olan sürprizli tatlılar da çok başarılıydı.

Buono. Italiano

Cristina, İzmir’e geldiğinde aileye ait, organik üretim yapan Değirmen Çiftliği’ni ziyaret eder. Ege’nin yerel lezzetlerinden, Türk ve İtalyan mutfağının benzerliklerinden, pazardan alışveriş yapmak gibi pek çok kültürel değeri barındıran yemek kültüründeki yakınlıklardan çok etkilenir. Restoran açma projesini gönül rahatlığıyla kabul eder. Buono.Italiano’da çiftlikte üretilen Ege’nin yerel ürünlerini, otlarını kullanılarak hazırlanmış gerçek İtalyan yemekleri yapacak.

Ünlü şef, restoranını açtıktan sonra hemen geri dönmüyor, bir süre kalıp mutfağı, menüyü oturtmayı, sonra da sık sık gelmeyi planlıyor. Yokluğunda ise Roma’daki restoranlarında birlikte çalıştığı iki şef mutfak yönetimini üstlenecekmiş. Restoranda görev alacak Türk şefler de Roma’da bir ay kalarak kendisinden ve ekibinden eğitim almış. Roma dışında açtığı, aslında kendisini de test edeceği bu ilk restoran deneyimini Cristina Bowerman da çok önemsiyor. Ben de mayıs başındaki açılışı merakla bekliyorum…

Mercato Testaccio Romeo

Mercato Testaccio Roma’nın en ünlü pazarları arasında. Şef Bowerman, burada da Romeo Chef&Baker’ın esnaf lokantası ve artisanal ürünlerin satıldığı market gibi hizmet veren küçük bir şubesini açmış. Çorba, pizza, makarna, hamburger gibi sağlıklı çabuk yemekler sunuluyor. Fiyatları da diğer yerleriyle karşılaştırıldığında çok makul. Cristina’nın sabah kalkınca ilk işi buraya uğramak oluyormuş. Servis yaparken müşterilerle sohbeti de görülmeye değer…

Turizm canlanıyor

İngiltere’de yayımlanan The Times gazetesinin 23 Şubat Cumartesi günkü Seyahat ekinin 5 sayfası Türkiye’ye ayrılmıştı. Türkiye’de bir hafta tatil yapmak isteyenler için Akdeniz kıyılarından Ege’ye Kapadokya’dan Gelibolu ve Truva’ya, Pamukkale’den İstanbul’a uzanan farklı bölgelerden 30 yer seçilmiş. Yaz sezonu öncesi oda kahvaltı dahil 500 Pound’u aşmayan tatil seçenekleri arasında Kalkan Yazar’ın Evi, Alaçatı Taş Otel, Çeşme Radisson Blue, Belek’te Robinson Club, Likya’da Bisiklet, Göcek’te tekne turu, Kalkan Villa Mahal, Kumlubük Dionysos Hotel, Bodrum Six Senses Kaplankaya ve Kesre koyunda Club Marvy gibi yerler var. İngilizler için umarız Türkiye tekrar cazibe merkezi olur…

Yeni bir kültür sanat bölgesi doğuyor

Akaretler yavaş yavaş kültür ve sanat bölgesi olma yolunda ilerliyor. Bilgili Holding’in iş birliği ve desteğiyle ve Sabiha Kurtulmuş’un organizasyonuyla 5- 17 Mart tarihleri arasında yapılacak “Artweeks @Akaretler”etkinliğinde yerli ve yabancı birçok sanatçının eseri, 15 gün boyunca Akaretler’deki sıra evlerde sergilenecek.

Eylül ayında ilki gerçekleştirilen ‘Artweeks @Akaretler’ yeni yılda dinamik, çoğulcu bir anlayış ve farklı bir bakış açısıyla daha fazla eser ve koleksiyonu sanatseverler ile buluşturmayı hedefliyor. Etkinlik süresince sanatçı ve koleksiyoner buluşmalarına, workshoplara, sanat sohbetlerine, sergi turlarına, müzik ve eğlenceye ev sahipliği yapacak.