İstanbul’da gezilecek yerlerin büyük bölümünü oluşturan Tarihi Yarımada’da bir gezintiye çıksak şüphesiz rotamız; Eminönü, Sirkeci, Sultanahmet ve Ayasofya Çevresi ile başlardı. Böyle bir gezintiye çıktığımızda da gördüğümüz her bir sokak lezzeti klasikleşmiş bir şekilde karşımıza çıkıyor.

Eminönü’ne gidip de balık ekmek yemeyen var mıdır? Gelenekselleşmiş teknelerde yapılan ızgara balık, marul ve soğan üçlüsü taze beyaz ekmeğin yanına konur ve içecek olarak da turşu suyu ikram edilir. Farklı yerde yeseniz de Eminönü’nün klasikleşmiş bu menüsünün tadını yerinde yemenin lezzeti bir başka.

Bir de yine aynı civarda bulabileceğiniz seyyar lokmacılar var. Yeni nesil lokmacılara meydan okuyan seyyar lokmacıların seveni de civarda bulunan turist sayısı da oldukça fazla olduğu için seyyar lokmacıları da uzun yıllar görecek olmamız mümkün.

Gelelim Eminönü’nün Sirkeci kısmına... Her sokağında farklı bir doku barındıran Sirkeci’de yüz yıllık restoranlarda lezzet turuna çıkmak mümkün. Bunlardan biri de 1777’den beri hizmet veren Hacı Bekir. Bölgenin turistik olmasından da kaynaklı olarak oldukça ilgi gören Haci Bekir, Türkiye’de sayılı lokum markaları arasında yer alıyor. Lokumun binbir çeşidini bulabileceğiniz bu dükkanda en çok beğenilen çeşitlerden biri de çifte kavrulmuş Antep fıstıklı lokumlar.

Tarihi Yarımada’nın her köşesinde lezzet var. Belirli dükkanlar restoranların yanında seyyar mısırcılar, kestaneciler, közde Türk kahvesi ve sahlep gibi ülkemiz ile özdeşleşmiş yiyecek ve içeceklerin en güzelini bulmak, tadına varmak mümkün.